Farklı içerikte dolgu maddeleri olmakla birlikte(mineral dolgular gibi) günümüzde en çok kullanılan dolgular hyaluronik asit dolgulardır. Hyaluronik asit cildimizin doğal yapısında da bulunduğundan vücudumuzda yabancı madde gibi davranmaz. Bu sayede uygun noktalara enjekte edildiğinde güvenle istenilen hacmi sağlamış oluruz.
Hyaluronik asit dolgularla biz yüze istenilen şekli verdiğimiz gibi aynı zamanda yaşlanma karşıtı bir takım tedavilerimizde de güvenle kullanmaktayız. Biz artık biliyoruz ki yaşlanma süreci yüzde bir takım hacimsel kayıplarla gerçekleşiyor. Eğer yılların bizden aldıklarını minik minik yerine koyarak ilerlersek bu kayıplar ileride çok daha kolay tedavi edilebiliyor. Dolgu maddeleri ile yaptığımız tedavileri; dudak şekillendirme ve büyütme, çene ve orta yüz şekillendirme, kaş kaldırma, göz şekillendirme, total yüz gençleştirme ve şekillendirme, ameliyatsız burun estetiği ve burun ucu kaldırma, ince kırışıklıkların tedavisi (dudak çevresi, nazolabial bölge, derin kaş arası çizgileri ve boyun gibi) , el gençleştirme, göz altı tedavileri şeklinde sıralayabiliriz.
Dolgu tedavileri öncesinde lokal anestezik kremler ile uygulanan acısız, konforlu uygulama işlemleridir. Tedavinin sonucunun yapıldığı anda görülmesi en sevilen avantajıdır. Uygulanan bölgede ufak, en fazla birkaç günde geçen geçici kızarıklıklar olabilir. Dolgu maddelerinin kalıcılğı uygulanan dolgunun çeşidine ve uygulanan bölgeye göre 6 ay ile 24 ay arasında değişmektedir.
Dudak yaşlanma sürecinde zamanla hacmini kaybeder ve yavaş yavaş küçülür. Bazı kişiler doğuştan dolgun dudaklara sahip olsalar da bu zamanla oluşan hacim kaybu dolgularla giderilebilmektedir. Kimi bireyler ise genç de olsa hacimsel olarak küçük dudaklara sahiptir ya da asimetrik bir dudak yapısı vardır. Bu kişilerde de uygun ve ideal dudaklar dolgu maddeleriyle tasarlanabilmektedir. Yalnızca dudak konturu belirginleştirmek de uygun dolgu maddeleriyle ehil ellerde mümkündür.